Bazı kişilerin hayatından bir kesiti anlatmak, kişinin hayatının tamamını anlatmaktan daha kolaydır.
Aslına bakılırsa kişiler hakkında yazılan yazıların bir hayli zor olduğunu düşünüyorum. Öyle ya, biri hakkında yazı yazacaksın ve onu tanıtmaya çalışacaksınız. Bu tam anlamıyla mümkün değil.
Bazı kişilerin hayatından bir kesiti anlatmak, kişinin hayatının tamamını anlatmaktan daha kolaydır. Çünkü sizin anlattığınız kısımlar çok kişi tarafından da görülen, bilinen kısımlardır.
Size Terme Bizler Pide diye bilinen müessesede çalışan birinden bahsetmek istiyorum.
Belki okurlarımız ülkede tanınmış kişiler hakkındaki yazılara daha çok rağbet edebilir. Ben, tanınmış kişilerden çok, az kişi tarafından bilinen gerçek hayat hikâyelerini anlatmayı seviyorum. Çünkü hayatın içinde olan bu tür kişiler; hayatımızdan ve dünyamızdan gelip geçerken kimsenin haberi olmuyor. Terme; ayrıca pide salonlarıyla da ün yapmış bir yerdir. Bu hususta onlarca hatıram var.
Meslek hayatımın son yıllarını Terme’de geçirdikten sonra emekli oldum. Terme’de çok sayıda dostlarım, arkadaşlarım, tanıdıklarım oldu. Beni tanıyanlar da olmuştur. İlçeden ayrılalı beş sene sonra ailece Terme’ye gitmeye karar verdik. Malum ülkemizin en büyük problemlerinden biri olan tesis önü otopark problemi Terme’de de vardı.
Biz taşıtımızı İlçenin en bilinen otoparkına bırakıp hem şehri dolaşıp hem de bir yere gidip bir şeyler atıştırmak istedik. Yolumuz “Bizler Pide” olarak bilinen müesseseye düştü.
Bize gösterilen ve tavsiye edilen yere oturduk. İşte Ramazan Eroğlu Bey orada dikkatimizi çekti. Biz isteklerimizi belirtirken o notlarını alıyor, ona garip gelen bazı siparişler hakkında bize sorular soruyordu. Tabii işin teferruatını burada yazmamız mümkün değil. Ancak karşılıklı diyaloglar bazen gülüşmelere sebep oluyordu. Bir nevi ilçede güne neşeli bir giriş yapmıştık.
Orada kaldığımız süre içinde Ramazan Eroğlu ile kâh iş icabı, kâh meraka dayalı sorular soruyor, gerekli cevabı alıyorduk. Burası bir işyeri idi ve çalışan kişilerle gereksiz konuşmalar yapmak işin aksamasına sebep olacağından makûl isteklerde bulunuyorduk.
İnsanların emeği ile rızıklarını kazanması çok önemlidir. Alın teri dökülmeden kazanılan gelirin bereketi de olmaz. Ramazan Eroğlu Terme’ye bağlı en uzak yerlerden biri olan Ambartepe’den kalkıp gelmiş. Bütün gayreti kimseye muhtaç olmadan hayatını idame ettirmek. Ülkemizde bu tür insanların takdir edilmesi ve bunlara anlayış gösterilmesi gerekiyor.
Biz tutup üst derece bir yöneticinin hayatını kaleme alsak ilgiyle okunurdu. Ancak Ramazan Eroğlu gibiler ülkemizin gizli kalmış “Gönül kahramanları” arasında yerini almıştır. Sayıları da epey fazladır. Bütün gayeleri “Hayatta kalmak için ayakta kalmaya” gayret sarf etmeleridir.
Alın teri mukaddestir. Bunu herkes bilir. Az bilinen bir şey daha var o da “Gönül teri” dökmektir. Çünkü gönül teri görünmez. Onu sadece gönlü olanlar görebilir.
Bu arada Bizler Pide’nin hizmetlerinden de memnun olduk.
Ramazan Eroğlu’na sağlıklı, huzurlu ve bereketli bir ömür dilerim.
Zeki Ordu